Garip Fobiler Korkuyu, “hayatımızın her anında yaşamanın mümkün olduğu bir duygu” olarak tanımlıyorum. Korku hissinin davranışlarımıza yansıması daha önce başkalarından duyduğumuz şeylere karşı tedbir almamızı sağlıyor. Ve bu sistem o ana kadar olan süreçte yaşadığımız kötü anların tekrarlanmasını engellemek adına psikolojik bir kalkan oluşturuyor. Fakat bu gibi anlık veya kısa dönemli korkularımızın yanı sıra bu sürecin devamı halinde fobiler meydana geliyor. Yaygın olan fobiler arasında kedi-köpek korkusu, yükseklik korkusu, karanlık korkusu, asansöre binme korkusu gibi korkuların bulunduğunu görüyoruz. Fakat bu gibi fobilerin haricinde daha önce kimseden duymadığınız, aklınıza dahi gelmemiş fobilerin olduğu da yadsınamaz bir gerçek! İşte bu fobilerden bazıları:
Chirofobi: Kişinin kendi uzuvlarından korkması anlamına gelmektedir. Kimi insanlarda el görmekle, kimilerindeyse kulak, ayak ve benzeri uzuvları görmekle ortaya çıkar. Kişinin kendi uzuvlarıyla yaşamakta güçlük çekmesi kişinin kendine yabancılaşmasını sağlamaktadır.
Rhytifobi: Kırışıklıklardan, ellerin ve yüzün kırışmasından korkmak anlamına gelir. Bir bağlamda yaşlanmaktan korkmaya benzer.
Gerontofobi: Yaşlı insanlarla bir arada olmaktan korkmak, bununla beraber yaşlanmaktan korkmak anlamındadır.
Nomofobi: İletişimden uzak kalma korkusudur. Bu bağlamda da bu fobinin adı kaynaklarda cep telefonundan uzak kalma korkusu olarak şekilleniyor. Telefonun şarjı azaldıkça kişide meydana gelen endişe artış gösteriyor.
Ablutofobi: Yıkanmaktan korkmaktır. Nedeni tam olarak çözülememiş olmakla beraber duş esnasında kişinin başına bir şey geleceği endişesine dayandığı düşünülüyor. Daha çok çocukluk travmalarına dayanır.
Hippopotomonstrosesquippedaliophobia: Uzun kelimelerden korkmak anlamına gelir. Tıp alemi olarak bu fobiye sahip kişilere neden böyle bir işkence edilmek istenmiş, merak konusudur.
Ezotrofobi: Ayna, cam ve benzeri yansıma yapan cisimlerde kişinin kendi yüz ifadesini ve gözlerini görme korkusudur. Kişi kendini izleniyor olarak algılar. Ve sürekli olarak takip ediliyor hissine kapılır.
Arachibutyrophobia: Fıstık ezmesi yerken ezmenin damağa yapışmasından korkma durumudur.
Allodoksafobi: Başkalarının düşüncelerinden korkmaktır. Bu fobiye sahip kimseler sosyal alanda zorluk çekerler. İnsanların düşünceleriyle kendi düşüncelerini kıyaslarlar. Farkı fikirlere kapalı kimselerdir.
Fobifobi: Herhangi bir fobiye sahip olmaktan korkmak halidir. Kişi bir fobi edinmek istemezken bu durumu farkında olarak veya olmayarak sürdürerek bunu bir takıntı haline getirir ve kişide bu fobi görülmeye başlanır.
Geliofobi: Gülmekten ve kahkaha atmaktan korkmaktır. Bu fobiye sahip kimseler etrafta birileri varken kahkaha atmaktan ve kahkaha atan kimselerden korkmaktadırlar.
Filofobi: Birinden hoşlanma, birine aşık olma korkusudur. Filofobisi olan insanlar birinden hoşlanmaya başladıklarını fark ettikleri anda bu kişiden kaçmaya, kendi duygularıyla savaşmaya başlarlar.
Simetrifobi: Asimetrik şeylerin duruşundan rahatsızlık duyan insanların aksine bu fobiye sahip kişiler her şeyin simetrik duruşundan rahatsızlık duyarlar.
Tripofobi: Delikli yüzeyler görmekten korkmak durumudur. Tiksinti kaşınmaya ve mide bulantısına yol açar.
Omfalofobi: Kişinin kendisinin veya başkasının göbek deliğini görmekten korkmak anlamına gelir. Görmenin yanı sıra bu kişiler göbek deliğine dokunmaktan da korkarlar. Bu fobinin hamilelikte annenin rahmi ile bireyin göbek bağının, göbek deliğiyle bağlantılı olmasına dayandığı bilinmektedir.
Omfalofobide olduğu gibi pek çok korkunun sebeplerinden birinin bilinç dışımız olduğu düşünülmektedir. Bilinç dışıyla beraber önceden geçirilmiş olan travmalar da fobilerin ortaya çıkmasındaki etkenlerden biridir. Özellikle hayatın ilerleyen dönemlerinde herhangi bir olaydan bağımsız gibi görünen bir sebeple ortaya çıkan fobilerde bilinç dışınız tetiklenmiş olabilir.
Ayşe Rüveyda AKGÜNGÖR
Yorumlar
Yorum Gönder